İnsanın dönem dönem halleri oluyor. Sevdiği şeyleri bile yapmak içinden gelmiyor.
Benim misal... Hayatımda bir program yoksa, her işi üşengeçliğe rahatça bağlayabilirim.
Blog benim için tamamen keyfi ve kişisel, malum, bunu da her fırsatta dile getiriyorum. Yazmak istersem yazıyorum, ortada bir zorunluluk olmamalı ki hobi olarak kalsın.
Bende de son günlerdeki hobi algısı yazmaktan ziyade, izlemekten yana... Okunmak için beklenen bir Gratis alışverişi postu bile içimden gelmedi. Onlarca film izledim ama haklarında bir post bile yok. Taslaklarda onca yazı varken, programsızım ya, işte bir türlü cümleye bağlayamadım. Sorsan bilgisayar başından ayrılmıyorum ama bloga da odaklanmak hep ertelemelere kaldı. Hatta bir ara eskiden olduğu gibi, sadece instagramdan mı devam etsem diye bile düşündüm. Bu sefer de sadece ürün yorumları olacak, fikirler uzun uzun paylaşılamayacak...
Hayatın programlı olunca çok daha fazla iş yapıyorsun. Ev, dostlar, blog, aile, evlilik, sosyal medya, iş hayatı, projeler... Hepsini pek de güzel idare ederken içlerinden biri-ikisi eksilince tekdüzeliğe geçiveriyorsun. Heves ve heyecanın devam ediyor ama kafan çok farklı odaklarda geziniyor.
Velhasıl; yazacak daha çok şey var. Okunması, paylaşması elbet de keyifli.
Blogun, verdiği hatalardan ötürü, beni sürekli deli eden şablonunu nihayetinde değiştirdim. Umarım beğenilir ve rahat, hata vermeden, tabi bir de keyifle okunmaya devam eder.
Fırsat buldukça buralarda olacağım.
0 yorum:
Yorum Gönder